Geçen sene Moskova Uluslararası Kadınlar Kulübü'nün "Rusya'yı Keşfet" grubunun bir dersinde Rus mutfağı anlatılmıştı. Bu, benim için o günden sonra teorikte kalmanın ötesine pek geçemedi doğrusu blini (krep) dışında. Moskova'da başka birinin tavsiyesi olmadığında biraz tutucu davranıyorum ne yazık ki bir şeyleri denemek için. Neyse ki sevgili arkadaşım Banu'nun önerisi ve organizasyonu ile bir aşama kaydediyor ve "Beşi bir Yerde" grubu ile teoriden pratiğe geçiyorum Rus Mutfağında. Bunun için gideceğimiz restoran, Kuznetsky Most metro istasyonunun çok yakınında olan Yolki Palki (Елки-Палки).
Önce Rus mutfağının tarihini kısaca bir hatırlayalım. Rusların 17 yüzyıla kadar yemekleri genel olarak farklı kombinasyonlarda kabak ve şalgam içerirmiş. Ülkede çok sayıda nehir olduğundan balık çeşitleri bugünde olduğu gibi o dönemde de Rus Mutfağında önemli bir yer tutuyormuş ve Rus yemekleri Ortodoks Kilisesinin etkisi altında olup yılın 216 günü et yemek yasakmış. Balık yemeklerinin, havyarın çok sayıda çeşidi, bu dönemlerde etin yerini tutmaktaymış. Balıkların tüketiliş şekilleri ise haşlama, fırınlama, kurutma, tütsüleme, tuzlama, kızartmaymış
Bazı yemekleri yüzyıllar geçmesine Rus mutfağında yerlerini her zaman değişmeden korumuşlar. Bunlar: Rus krebi(bliny) , yulaf lapası (kasha), pay(pirozhok), ballı çörek(prianik), çavdar ekmeğiymiş(chyorny hleb).
18. yüzyılda ülkeye, yabancı ülkelerden, özellikle Fransa'dan aşçıların getirilmesi çok populer olmuş ve bu aşçılar yerli tarifleri kendi teknikleri ile birleştirip geleneksel Rus yemeklerine yeni bir anlayış getirmişler. Zaman içinde Rus Mutfağı gelişmiş ve lezzetli olmuş. S.S.C.B. zamanında da bünyesindeki 15 cumhuriyetin mutfağıyla iyice zenginleşmiş ve günümüzdeki şeklini almış. Şimdi gelelim bizim bugünkü deneyimlerimize.
Çeşitli postlar, tavuklar, horozlar, suni yeşillikler ve ağaçlar, hasırlarla otantik bir dekorasyonu var restoranın. İçeri girince bundan etkilenip dakika bir gol bir fotoğraf çekmeye başlıyorum. Sonra sipariş vermek için uslu kız olup dönüyorum masaya ve garson Ahmet geliyor. Sanki bana noluyorsa garsonun adını taşıyan yaka kartını görünce hemen sesleniyorum Ahmet'e sanki lise arkadaşımı yıllar sonra görmüş de beni tanımasını bekliyormuş gibi. Seslenmesine sesleniyor ve kaşlarım havada bekliyorum aynı tepkiyi Ahmet'ten almak için ama Ahmet hiç oralı değil. Üstelik bir o kadar da şaşkın. "Allah iyiliğini versin Ahmet!" diyor bozuntuya vermeden siparişimi veriyorum.
Ya şundadır ya bunda helvacının kı zın daaa!!! Hangisini seçsek acaba, bakalım menüde neler var.
Rus mutfağının en tanınmış yemeği olan bu çorba pancar, lahana, et, soğan dereotu ve isteğe bağlı ekşi krema içeriyormuş.
Borş-Борщ |
Mantar çorbası kokulu beyaz mantar, havuç, arpa, patates, kızarmış soğandan yapılıyormuş. |
|
Bu çorba ise ev yapımı erişte, tavuk göğsünden yapılıyormuş.
Tavuklu Şehriye Çorbası- Лапша куриная домашняя |
Sebze, baharat ve balık bu çorbanın malzemeleriymiş.
Balık Çorbası- Рыбный суп "По-Суворовски" |
Bu çorba ise salatalık turşusu, zeytin, sosis, domates, ekşi krema, limon ve et suyundan yapılıyormuş.
Solyanka-Солянка мясная сборная |
Bu da içine esans dökülmüş gibi kokan karabuğday pilavları.
Karabuğday pilavı-Гречка |
Hemen her yerde metro çıkışlarında bile gördüğüm Moskova'da çok yaygın olan sarımsak turşusuna burada da yanında sarımsak sapı salatalık turşusu, lahana, soğan ilavesi ile karşılaşıyorum.
Geleneksel Meze-Закуска традиционная |
Ringa Balığı ile pancar salatası-Винегрет с селёдочкой |
Jöleli Et-Холоде говяжий |
Favoti Salata-Салат любимый |
Sarımsak ile Domuz Yağı-Сало с чесноком |
Mantar ile Patates-Картошечка с опятами |
Fırında Mantar-Жульен грибной |
Havyarlı ve Ekşi Kremalı Krep-Блины с икрой и сметаной |
Somonlu Krep-Блины с сёмгой |
Tavuk Suyuna Mantı-Пельмени с куриным бульоном |
Moskova Usulu Tavuk-Котлета по-московски |
Tavuk Şiş-Шашлык из курицы |
Somon Izgara-Сёмужка на гриле |
Kara Ekmek |
Kvas-Квас Хлебный |
Kızılcık Şurubu-Морс клюквенный |
Siparişleri de verdiğimize göre restoranı biraz daha turlayabilirim.
Ve Ahmet masayı Rus yemekleri ile donatıyor. Şimdi yemek zamanı!
İşte karabuğday pilavı. Daha önce yediğimden kesinlikle daha güzel ama bu pilav hiç bana göre değil. Sanki içine esans dökülmüş gibi kokuyor. Aykırı buluyorum bu aromayı bir yemek için benim damak tadıma göre. Vinegret salatası ise güzel, gerçi ızgara dışında balık yiyemediğim için kenarındaki ringa balıkları test etmedim ama. Turşu tabağı ise günün bombası benim için. Hep gördüğüm ama müzedeki bir esere bakar gibi bakıp almayı hiç aklımdan geçirmediğim bu sarımsak salatası ne güzelmiş. Hele de sapı. Tam benlik! Salatalık turşusu da çok güzel, ekşi: Çubuk turşusuna benziyor tadı.
Somon ızgara çok güzeldi. Tam damak tadıma göre pişirilmişti. Ama bunda da sunum olmadı, çok sade! Avea reklamında dedikleri gibi cücük gibi getirmişler balığı! Tabakta ne süs, ne özen! Sos da ağırdı, onu da yemedim. Sanki "Yemekteyiz Rusya" gibi ne memnuniyetsiz yorumlar yaptım öyle! Yazarken kendimden sıkıldım! Ama siz bana bakmayın. Ben çok rahat değilim Moskova'da yemek yerken, ondan belki de!
Ve işte üstüne tam da kaymak sürüp bir de vişne reçeli koymalık kara ekmek!
Ve İtalya'dan Rusya'ya gelip bir süre sonra çok tüketildiğinden Rusların içkisiymiş gibi gözüken Vokta!
Yedik, içtik, doyduk elhamdurillah. Merak edenlere ortaya alınan karabuğday pilavı, turşu tabağı, havuç mücver gibi bir yemek (pek sevmediğimden resmini bile çekmeyi unutmuşum), ızgara somon, bir bardak mors (kızılcık şurubu), ekmek, yarımşar çorba, votka için kişi başı ortalama 700 Rub( yaklaşık 35 lira) ödedik.
Bu arada restoranın bir köşesinde geleneksel Rus el sanatlarının örnekleri de satılıyor. E fiyatları da normal olarak biraz pahalı.
Oradan çıkıp Kafemanya'da kahvelerimizi içtik. Bu arada kim demiş Amerikano'dan fal bakılmaz diye. İşte kapatmaya gerek kalmadan bir fal! Ne anlatıyor acaba ?
İşte bir çok şehirde bir çok şubesi bulunan Yolki Palki'nin bizim gittiğimiz şubesinin haritası.
Kaynaklar:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder