
Tarihi köyü gezmeye başlıyoruz. Kahvaltı hala bizi götürüyor ama yürüyüşün başında gördüğümüz bir cantıkçının etki alanına giriyoruz ve bir tadına bakmış olalım diye oturuyoruz. Aç olmadığımız için sırf tadına bakalım diye bir tane sipariş ediyoruz. Sipariş ettiğimiz şefin cantığı, hamuru ve içiyle o kadar güzel ki bir de ortasına sumak gibi bir şey koymuşlar, o da tadını çok iyi etkilemiş. Hal böyle olunca bir tadına bakalım dediğimiz şeyden tekrar sipariş veriyoruz. Cantıkçı bizim hafızamıza böylelikle yerleşiyor. Yediklerin sana kalsın gördüklerini anlat demişler ama bu lezzeti es geçemedim.
Artık köyün içinde gezmeye hazırız. Cumalıkızık'ı özel yapan orjinalliğinin korunmasıydı. Evler sokaklar eskiydi ve eskiyi andırıyordu. Bakınca burası daha bakımlı, güncel ve gelişmiş. Adı köy kalmış, köy gibi değil. Müzeleri, kütüphanesi, dere kenarındaki çay bahçeleri, restoranları ile kültürel ve sosyal bir merkez haline dönüşmüş.
Dere kenarındaki çay bahçesinde çay içip yorgunluğumuzu attıktan sonra bugün sadece tanışma fırsatı bulduğumuz Misi Köyü'nü daha sonra, daha yakından tanımak niyetiyle oradan ayrılıyoruz.
Kaynak: https://www.kulturportali.gov.tr/turkiye/bursa/gezilecekyer/misi-koyu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder